Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bulunan AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bayram bamazını KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’la birlikte Lefkoşa’da Hala Sultan Camii’nde kıldı.
Erdoğan, namaz sonrasında KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’la birlikte basının sorularını yanıtladı.
“AMERİKA’YA BİZİM BİRTAKIM KURALLARIMIZ VAR”
Afganistan’la basın mensuplarından gelen ilgili bir soruyu yanıtlayan AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sorunsuz bir periyot, meselesiz bir vakit insanlığın ömrü boyunca olmamıştır ve olmayacaktır. Bunu bir kere bu türlü bilmemiz lazım. Tabi bu meseleler karşısında tahlillerimiz ne olacak, nasıl tahliller üreteceğiz. Dikkat edilirse hâkim güçler, emperyalist güçler Afganistan’da birinci sefer bu türlü bir sorun üretmiyor. Bundan evvel de Afganistan’da kaç problemler yaşadık. Afgan halkı dirayetiyle, iradesiyle bu emperyalist güçlere karşı çabasını verdi, bu uğraştan de zaferle çıktı. Daha sonra tekrar bu emperyalist güçler malum Afganistan’a girdi, 20 yıla aşkın vakittir oradalar. Bizde bu emperyalist güçler karşısında Afgan kardeşlerimizin yanında yer aldık. Orada onlarla birlikte öncelikli olarak da Kabil Havaalanı’nın korunmasını, bunun yanında insani noktada Afgan halkına her türlü dayanağı verme gayretimizi sürdürdük. Artık yeni bir devir var. 3 ana otorite burada görülüyor. NATO, Amerika ve Türkiye. Ve Amerika çekilme kararını verdi ancak Kabil Havaalanı’nın bizim tarafımızdan zati 20 yıldır işletiliyor, bundan sonra da işletilmesini istedi. Biz şu anda buna olumlu bakıyoruz. Fakat olumlu bakarken tabi Amerika’ya bizim birtakım kurallarımız var. Nedir bunlar? Bir, diplomasi noktasında Amerika bizim yanımızda yer alacak, diplomatik alakalarda. İki, lojistik noktasında imkanlarını bizim için seferber edecek, lojistik manada hangi gücü varsa bunları Türkiye’ye devredecek. Ve bir oburu de tabi burada bu süreç içerisinde çok önemli bir mali ve idari noktalarda zahmetler olacak, bu hususta da gerekli takviyesi Türkiye’ye verecek. Şayet bunlar sağlanabilirse, biz Türkiye olarak Kabil Havaalanı’nın işletimini ele almayı düşünüyoruz.” dedi.
“TALİBAN’IN İNANCIYLA AYKIRI BİR YANIMIZ YOK”
Erdoğan, Afganistan’daki Taliban güçlerinin reaksiyonları için ise “Bu ortada Taliban’ın kimi rahatsızlıkları kelam konusu. Taliban’la da bu süreci görüşmek suretiyle, nasıl ki Amerika’yla birtakım görüşmeleri Taliban yaptıysa, herhalde Taliban bu görüşmeleri Türkiye’yle çok daha rahat yapması lazım. Zira Türkiye, onun inancıyla alakalı aksi bir yanı yok. Karşıt bir yanı olmadığı için de onlarla bu hususları daha iyi görüşeceğimize, anlaşabileceğimize ihtimal veriyorum. Ve Doha’dan oraya akan bir süreç var. Bu süreci de iyi değerlendireceğimizi düşünüyorum. Diğer alternatifler var, bu alternatifler üzerinde de şu anda çalışmalarımızı devam ettiriyoruz” dedi.
TATAR: BİR MİLLET ÜÇ DEVLET
Kuzey Kıbrıs’ın Azerbaycan tarafından tanınmasına yönelik gelen soruyu yanıtlayan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Azerbaycan’dan bir heyetle görüştüklerini belirterek “Azerbaycan bizim kardeş ülkemiz, onların kalbinde ve gönlünde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’yle bağlarını geliştirmek var, şu anda da onlar oluyor. Bu türlü değerli bir heyetin, Kuzey Kıbrıs’ın bu türlü kıymetli ve kutlu bir gününde bizlerle birlikte olmaları temel itibariyle bir iletidir diye değerlendiriyorum” dedi. KKTC’de binlerce Azerbaycan vatandaşının eğitim gördüğünü ve üniversitelerde ders verdiğini vurgulayan Tatar, “Onlarda bizler üzere vatandaşlarımız olarak yaşamaktadırlar, esasen ortamızda kıymetli ve esaslı bağlar vardır. Tabi Türkiye Cumhuriyeti’nin de Karabağ’da, Azerbaycan’da yaptığı öteki çalışmaların ve bağların gelişmesi, münasebetiyle benim gönlümde tıpkı milletin soyundan gelmekteyiz. Şöyle söyleyeyim bir millet üç devlet, iş oraya gerçek gidiyor diye düşünüyorum” dedi.
Tatar’ın değerlendirmelerinden sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan ise “Bu mevzuda tereddüt edecek hiçbir şey yok. Bunları İlham Aliyev kardeşimle de daima zati görüşüyoruz. İnşallah bu gidiş gelişler, daima hale gelecek ve üst seviyede devam edecektir” dedi.
OĞUZHAN ASİLTÜRK AÇIKLAMASI
Erdoğan ayrıyeten, Saadet Partisi Yüksek İstişare Konseyi Lideri Oğuzhan Asiltürk’ün ziyaret heyetinde yer almasıyla ilgili olarak ise şu açıklamayı yaptı:
“Oğuzhan Beyefendi Kıbrıs Barış Harekatının yapıldığı periyotta Erbakan Hocamızın en yakın çalışma arkadaşıydı. O devirde bu Kıbrıs Barış Harekâtında o da üst seviye vazife almış siyasilerdendi. Dedik ki bu ziyareti yaparken Oğuzhan Asiltürk Beyefendisi kafilemize katalım dedik. Birebir formda tekrar o devrin siyasi hareketi olarak, yani o koalisyonun içinde Erbakan hocamızla birlikte bulunan takımdan Temel Beyefendisi de davet ettik. Bu davetleri yaparken birlik ve beraberliği sağlayarak bunları yapalım istedik. Demokratik Sol Parti’nin şu anki genel liderini da ortamıza aldık. Zira merhum Ecevit’in o da şuandaki makamında bulunduğu için o da bizimle bir arada. Kederimiz bütün bu birlikteliği sağlamak. Bundan sonraki süreçte de biz kuzey güney demek istemiyoruz. Artık Kıbrıs Türkü diyoruz. Olaya bu türlü bakıyoruz. Bundan sonra da bu türlü devam ettireceğiz.”
Cumhuriyet
